7 Kas 2012

her ne ise

olağan durağanlık hakim şu sıra.

gitmesinden korktuğum huzur, gitmesini istediğim durağanlıkla pek bir uyumlu...

ya fazlaymışım yanımda olanlara ya da aslında hiç yokmuşum durağanlığımla.
ya var olan gizil hayat hakimiyetini kurmuş ya da hiç var olmayan onsuzluk abidesindeki gibi yaşam.
ya çok şizofrenik huzur. hem de mevcut durumda! ya da paranoyaya ilişik yaşamdan ibaret nefs'.
Sıkıldım diye giden insanlar gördüm, durağanlığımda. Sıkıldım diye gittiğim yerim olmamasından belki, hiç.
Kanıksanmış mutluluğum, kanıksadığın ve artık hiçbir şey ifade etmeyen geçmişinin içinde. kanıksadığımız geçmişimiz yüzünden çok mutlu değildik belki de, hiç. kanıksadığımız için geçmiş belki de geçmemiş.

iç huzurun körelmiş sesinde, köhneleşmiş vücutlarda vuku buldu şimdi aşk. Köhne bir barakadan çıkıp gelen iki çift bacak gördüm. altlarında sonsuz mavilik. minik bir kelebek kondu bir tanesine. Yaşamdan kesitmiş gibi... Hala yaşayan, yaşayabilen aşk. Köhne ama saf! temsili güzel hayat.
iki çift bacak gördüm, sonsuz maviliğin üzerinde. birbirinden çok uzak, şimdiki zamanda. birbirine çok yakın, zamansızlıkta. zamansızlığa kafa tutarcasına...



: olağandı her şey sendeki zamanda. bana göre olağan dışıydı 'bizim' zamanımızda!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder